© Kıbrıs Haber Sitesi 2023

Öztürkler: “Türk’ün Varlığı İşgal Değil, Direniş ve Özgürlük Simgesidir”

Cumhurbaşkanı Vekili ve Meclis Başkanı Ziya Öztürkler, Serdarlı ve çevre köylerin 51. kurtuluş yıl dönümünde yaptığı konuşmada, geçmişte yaşanan katliamları hatırlatarak, Türk varlığının Kıbrıs’ta işgal değil, direnişin ve özgürlüğün sembolü olduğunu vurguladı.

Cumhurbaşkanı Vekili ve Cumhuriyet Meclisi Başkanı Ziya Öztürkler, Serdarlı ve çevre köylerin 51. kurtuluş yıl dönümü dolayısıyla düzenlenen törene katıldı. Törende yaptığı konuşmada Öztürkler, geçmişte yaşanan katliamları anarak, Kıbrıs Türk halkının adadaki varlığının bir “işgal” değil, direnişin ve özgürlüğün simgesi olduğunu ifade etti.

Serdarlı Atatürk Anıtı önünde düzenlenen etkinlikte konuşan Öztürkler, sabah saatlerinde Muratağa, Sandallar ve Atlılar köylerinde 1974’te gerçekleştirilen katliamların yapıldığı alanları ziyaret ettiğini belirtti. “1974’te çocukların, kadınların, yaşlıların katledildiği bu topraklarda acı hâlâ dinmedi. Bu halk yalnızca Türk olduğu için hedef alındı. Bu zulmü unutmadık, unutturmayacağız” dedi.

Rum tarafında, 1996 yılında Kapalı Maraş’a zorla girmeye çalışan ve Türkiye bayrağını indirmeye kalkışırken öldürülen Solomos Solomou ile Türklere saldıran gruplarla çıkan arbedede hayatını kaybeden Tasos İsaak adına heykel dikilmesini eleştiren Öztürkler, “Bu yapılar, düşmanlığın sembolüdür. Bayrağımıza saldıranların kahramanlaştırılması, barışa değil nefrete hizmet eder” ifadelerini kullandı.

Öztürkler, ELAM mensuplarının düzenlediği ve “Kıbrıs Yunandır”, “Türkler Kıbrıs’tan dışarı” gibi sloganların atıldığı protestolara tepki gösterdi. Rum Meclis Başkanı Dimitriu’nun “Beşparmak Dağları’nda Türkiye bayrağının dalgalanması açık bir yaradır” sözlerine yanıt veren Öztürkler, “Beşparmak’ta dalgalanan bayrak bir milletin onurudur. Bu topraklarda Türk’ün varlığı işgal değil, direnişin ve özgürlüğün simgesidir. Girne, Mağusa, Güzelyurt tel örgülerin değil, özgürlüğün simgesidir. Kıbrıs’ın kuzeyi işgal altında değil, barışın ve güvenliğin teminatı altındadır” dedi.

Rum tarafının “statükoya alışmayacağız” söylemlerini de eleştiren Öztürkler, “Statüko dedikleri, Kıbrıs Türk halkının varlığıdır. Biz bu adada eşit haklara sahip bir halkız. Barış vardır, tek eksik anlaşmadır. Çözüm ancak iki eşit halkın, iki ayrı devletin yan yana yaşamasıyla mümkündür” değerlendirmesinde bulundu.

Rum liderliğinin Kıbrıs’ın kuzeyini “işgal altında Avrupa toprağı” olarak nitelendirmesine tepki gösteren Öztürkler, “Bu söylemler, halkımızın yaşadığı acıları inkâr eden zihniyetin devam ettiğini gösteriyor. 1974 öncesinde yaşanan katliamları, toplu mezarları, yok edilen köyleri görmezden gelen bir anlayışla barış kurulamaz” dedi.

Öztürkler, “Güven yaratmak için önce geçmişle yüzleşmek gerekir. Katliamları inkâr eden, Türkiye bayrağını bir tehdit olarak gören bir tarafla güven inşa edilemez. Rum yönetimi önce aynaya bakmalıdır” ifadeleriyle konuşmasını tamamladı.

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER