“POPÜLİST DEĞİLİM”
GÜNDEMEski müzakereci ve akademisyen Prof. Dr. Kudret Özersay, müzakere süreci, sürece dair endişeleri ve hükümetle ilgili görüşlerini paylaştı. Gündeme ilişkin açıklamada bulunan Özersay, kendisine yönelik eleştirilere yanıt verdi.
Özersay, parti kurma düşüncesiyle ilgili konunun da “ihtimal dışı “olmadığını söyledi. Öncelikli olarak hükümete yönelik düşüncelerini paylaşan Özersay, bu hükümetin başarılı olmasını istediğini belirtti. Çözümün olması için yıllardır uğraşan birisi olduğunu belirterek Kıbrıs Türk toplumunun hak ve menfaatlerine uygun olması için ikazlarda bulunulması gereğinin ve ikazların demokrasinin gereği olduğunun altını çizen eski müzakereci ve akademisyen Prof. Dr. Kudret Özersay, ADA TV’de program konuğu oldu.
“SUSUN VE İCRAAT YAPIN”
Kadrolara bakıldığında tablonun söylemlerle çok da uyumlu olmadığına işaret eden Özersay, “Oluşan güven bunalımını aşmanın yolu nedir” sorusunu “Güvensizliği aşmanın yolu hükümet programını yazmaktan, konuşmaktan, anlatmaktan geçmiyor. Susun ve icraat yapın” şeklinde yanıtlayarak hükümetin halkın siyasete olan güvenini yeniden inşa edebilmesi için icraat yapması gerektiğini vurguladı.
Kabinedeki bazı isimlerin daha öncede farklı bakanlıklar yapmış olduğunu belirten Kudret Özersay, bakanlıkların uzmanlık alanlarına göre belirlenmesi gerektiğinin altını çizerek toplumda olumlu algı yaratılması gereğini vurguladı. Hükümetin iyi bir başlangıç yapamadığını söyleyen Özersay, hükümetin iyi işler yapmasını ve başarı olması dileğinde bulundu.
“İHTİMAL DIŞI DEĞİL”
Kudret Özersay, “sizin ve arkadaşlarınız için siyasi oluşum kurma noktasında şartlar olgunlaştı mı” sorusuna “Bu talebi ortaya koyan geniş kısım var. Bu ikisi yeterli değil çünkü bu bir ekip ve kadro işidir. O ekibi ve kadroyu bir araya getirdiğiniz ve somut çözümlerle koyabildiğiniz takdirde yeni yolda yürünebilir. Yeni siyasi oluşum ihtimal değildir” şeklinde yanıt verdi.
“POPÜLİST DEĞİLİM”
Müzakere süreciyle ilgili bazı noktalara dikkat çektiği için eleştirilen Kudret Özersay, bu eleştirilere de yanıt verdi. Yıllarca bu konularda çalışmış ve bu konularda eğitim almış biri olarak yapmış olduğu eleştirilerin yapıcı eleştiriler olduğunu ifade eden Özersay, bir çözümün olması için yıllardır uğraşan birisi olduğunu belirterek Kıbrıs Türk toplumunun hak ve menfaatlerine uygun olması için ikazlarda bulunulması gereğinin ve ikazların demokrasinin gereği olduğunun altını çizdi. BM temsilcisinin yaptığı açıklamaların sıkıntı yaratacak noktaya vardığını işaret eden Özersay, müzakerelerin daha sağlıklı çalışması için toplum menfaatlerinin gözetilmesi gereğini vurguladı.
“YENİ ORTAKLIĞIN ELBET BİR ADI OLACAK”
Yaratılan havanın olumlu olmasından hiçbir endişe taşımadığını belirten Kudret Özersay, yine de bu havanın tek başına çözüm için yeterli olmadığını da hatırlattı. Kurulacak olan yeni bir devletin adının değişmesine karşı çıkanlarla ilgili görüşleri de sorulan Özersay, yeni bir ismin kaçınılmaz olduğunu vurguladı. İsimlere odaklanılmaması gerektiğini belirten Özersay sözlerini şöyle tamamladı:
“Kuracağınız bu yeni ortaklığın yeni adı olacaktır. Bundan daha doğal bir şey yok ama bu isim Kıbrıs Türk kurucu adı değil ortaklığın adı olacaktır. Asıl önemli olan şey isim değil, kurulacak devletin içinin ne olduğudur. Siyasi eşitliği toplum olarak alabilecek miyiz? Federal hükümette alınan kararlara katılabiliyor muyuz? Elde kalan yetkiler konuda memnun kalacak mıyız? Mülkiyetle ilgili olarak insanların yerinden edilip huzursuz edilmesi engellenebilecek mi? Bence önemli olan bu soruların cevabıdır.”
İlginizi Çekebilir