“Üniversitemiz ciddi bir yatırım sürecine girmiştir”
GÜNDEMGAÜ Kurucu Rektörü ve Yöneticiler Kurulu Başkanı Akpınar, KKTC'de Yüksek İdare Mahkemesi’nin kararlarının bile uygulanamaz durumda olduğunu savundu
GAÜ Kurucu Rektörü ve Yöneticiler Kurulu Başkanı Serhat Akpınar, Yeni Bakış’a çarpıcı açıklamalarda bulundu.
“Girne Amerikan Üniversitesi’nin gelişim süreci kendini adada tek görmeye alışmış bir üniversiteyi çok ciddi bir şekilde rahatsız ediyor . Bu üniversite GAÜ’yü hedef almıştır” şeklinde konuşan Akpınar, “Bu üniversite, Girne Amerikan Üniversitesi ismine benzer bir üniversiteyi hayata geçirmeye çalışarak çok ciddi bir karışıklığa sebep olmaktadır” dedi. Haksız rekabeti ve rekabet koşullarını Yüksek İdare Mahkemesi’ne taşıdıklarını belirten Akpınar, “Yüksek İdare Mahkemesi bizim lehimize karar verdi. Fakat bu sefer de kararların uygulanmasında ilgili bakanlıklarımız ve devletimiz geri kaldı. Kısacası Yüksek İdare Mahkemesi’nin kararları bile şu anda KKTC’de uygulanamaz durumdadır” dedi
“Üniversitemiz ciddi bir yatırım sürecine girmiştir”
GAÜ Kurucu Rektörü ve Yöneticiler Kurulu Başkanı Serhat Akpınar, Girne Amerikan Üniversitesi’nin ciddi bir yatırım sürecine girdiğini vurguladı. Akpınar sözlerini şöyle sürdürdü: “GAÜ, kendi stratejik gelişim programı çerçevesinde 5 ve 10 yıllık program kapsamında hareket ediyor. Bu süreci 1999 yılında başlattık ve o program çerçevesinde de belirli konularda bazen geri kalıyor olsak bile belirli hedeflerimizi ve yatırımlarımızı sürdürmeye çalışıyoruz. Öne çıkan Denizcilik, Havacılık ve son olarak da Sağlık alanında üniversitemiz ciddi bir yatırım sürecine girmiş bulunuyor. Tabi ki bu sürecin hazırlanıp programlanmasında Girne Amerikan Üniversitesi'nin, Girne kenti ve ada için önemini dikkate alan gelişme programımız var. Sadece öğrenci sayısı ile değil araştırma alanları ile de bir gelişme sürecimiz vardır. Böylelikle Girne’nin dışında Karpaz ve Lefkoşa projesini de hayata geçirmek önemli. Lefkoşa’da Beşparmak projesi adı altında şu anda başlayacak ve ilk etap inşaat programı ile devam edecek olan proje bünyesinde yeni rektörlük binamızı ayrıyeten 4 yeni fakültemizi barındıracak 4 ayrı eğitim binamızı oluşturacak proje gündemde.”
“Hedef; sağlıkta başkent olmak ”
Akpınar, Florance Nightingale Hastanesi’nin inşaatının da başlayacağı müjdesini verdi. Akpınar sözlerini şöyle sürdürdü: “Tıp fakültesinin de önümüzdeki yıl devreye girecek olmasıyla KKTC’nin eğitimde ve sağlıkta bir başkenti olmasını hedefliyoruz. Bunun için de başta sağlık turizmi olacak şekilde, ülkemizin ve Girne insanının ihtiyaçlarına yönelik her türlü sağlık düzeyinde çalışmayı burada yapmış olacağız. Kısacası KKTC’nin genelini kapsayan bir yatırım programı durmaksızın devam edecek” şeklinde konuştu.
“DTÖ tarafından denkliği olan Kıbrıs’taki tek üniversite”
Uluslararası alanda GAÜ’nün yerini ve ilerlemesini anlatan Akpınar, şunları söyledi: “Üniversite kuruluşundan bu güne dış teknikler ve akreditasyonlar konusunda sadece adadaki yükseköğretim, yani YÖDAK’a bağlı kalmaksızın bölümlerimizin kabulü ve adaya uluslararası öğrenci çekebilmek için gerek Avrupa Birliği’nde, gerek Amerika’da, gerekse İslam dünyasında birçok kurum veya kuruluşa üye olmuş durumdadır. Bugün Birleşik Devletler’in altında Dünya Turizm Örgütü tarafından denkliği olan Kıbrıs’taki tek üniversite Girne Amerikan Üniversitesi’dir ki Türkiye’de de denkliği olan sadece 2 üniversite var. GAÜ işletme alanında gerek Avrupa Birliği’nde, gerekse Amerika’da akreditasyonu olan üniversitedir. Bunun yanında mühendislik ve mimarlıkta da aynı şekilde Avrupa Birliği tarafından akredite edilmiş bir üniversitedir” diye konuştu.
“TC sınırları dışında izin alan tek biziz”
Havacılıkta attıkları adımlar konusunda da bilgiler veren Akpınar, havacılığın ülkemiz için yeni bir alan olduğunu belirterek, “Şu anda Türkiye’de sadece havacılık değil, havacılık ve pilotaj izni olan 2 üniversite var 1'i Hava Kurumu, diğeri ise Türk Hava Yolları Üniversitesi’dir. Bu üniversiteler arasına katılan bir diğer üniversite de şu anda Girne Amerikan Üniversitesi’dir ve ilk kez Türkiye Sivil Havacılık Kurumu’nun, Türkiye Cumhuriyeti'nin sınırları dışında izin verdiği tek üniversite biziz. Bu da bizim için çok önemli bir adımdır. İlk aşamada 5 eğitim uçağı ile başlama kararı aldık, uçakların siparişlerini verdik. Bu uçaklarla İstanbul’da Çorlu’da koşullandık, çünkü adada uçuşlarla ilgili bazı sıkıntılar var ve bana göre bu da gelecekle ilgili planlamanın yapılmamasından kaynaklanıyor. Örneğin, bugün Geçitkale Havaalanı’nın kullanılmayacak durumda olması, Ercan’ın birtakım ihalelerle farklı kullanım amaçlarının ve farklı kişilerin kontrolünde olması gelecekle ilgili planlamanın yapılmadığının göstergesidir. Tüm başvuruları yapmış olmamıza ve bu süreci yakinen izliyor olmamıza rağmen bunun biraz daha zaman alacağını görüyoruz. Bu nedenle uçuş eğitimlerini şu anda Türkiye’de Çorlu’da yapıyoruz. 5 uçak ve 2 simülatörle başladığımız bu eğitimlere ileriki yıllarda öğrenci sayımızın artmasıyla daha çok uçakla yola devam edeceğimizi söyleyebilirim” dedi.
“Gelişimimiz onları rahatsız ediyor”
GAÜ Kurucu Rektörü ve Yöneticiler Kurulu Başkanı Serhat Akpınar, üniversiteler arası haksız rekabeti ise şu şekilde değerlendirdi; “Girne Amerikan Üniversitesi’nin gelişim süreci kendisini adada tek görmeye alışmış bir üniversiteyi çok ciddi bir şekilde rahatsız ediyor durumdadır. Bu üniversite GAÜ’yü hedef almış durumdadır. Hedef alma noktasında da GAÜ’nün markası ve adından gelişim süresince yararlanmak üzere birtakım faaliyetler sürdürmektedir. Son olarak da Girne Amerikan Üniversitesi ismine benzer bir üniversiteyi hayata geçirmeye çalışarak çok ciddi bir karışıklığa sebep olmaktadır. Özellikle İslam dünyasında Girne Amerikan Üniversitesi “Amerikan” ismine olan hassasiyet nedeniyle zaten Girne Üniversitesi olarak bilinmekte ve kabul görmektedir. Böyle bir karışıklığa İslam dünyasında da sebebiyet veriyorlar veya Girne Amerikan Üniversitesi’ne yönelik öğrenci akışını bir şekilde kendilerine yönlendirmeye çalışıyorlar. İlk önce sadece denizcilikte eğitim vereceğiz diye faaliyet göstermek istemelerine rağmen bunu havacılık ve şu anda 5 ayrı fakülteyle yaparak GAÜ’nün yerini alma peşindeler.”
“Kararın uygulanmasında bakanlık geri kaldı”
Haksız rekabeti ve mevcut koşulları Yüksek İdare Mahkemesi’ne taşıdıklarını belirten Akpınar, “Hukuksal bir süreç başlattık ve sabırla bu süreci takip ettik, orada davalar kazanıldı ve Yüksek İdare Mahkemesi bizim lehimize karar verdi. Öyle bir isimde üniversitenin, o isimle faaliyete geçemeyeceği konusunda karar verdi. Fakat bu sefer de kararların uygulanmasında ilgili bakanlıklarımız ve devletimiz geri kaldı. Kısacası Yüksek İdare Mahkemesi’nin kararları bile şu anda KKTC’de uygulanamaz durumdadır. Bizler de adada bu tür sonuç ve yaptırımları hukuk düzeyinde oluşturmakta geç kaldığımız için benzeri davaları Türkiye Cumhuriyeti’nde de açtık ve Avrupa Birliği’ne de taşımak için çalışmalarımıza başladık. Süreç bu şekilde devam ediyor” şeklinde konuştu.
“YÖDAK Başkanı tarafsız tutum sergilemiyor”
Akpınar, başta YÖDAK ve Milli Eğitim Bakanlığı’nın bu tip konularda çok ciddi hassasiyet göstermeleri gerektiğini söyleyerek, “Genel olarak resmi görür olmaları gerekir. Ancak daha önceki ilgili üniversiteye izin veren Eğitim Bakanı, bugün o üniversitenin bir personeli olarak zaten üniversitede görev alıyor durumdadır. Her şey programlanmıştır. Bunun yanında YÖDAK Başkanı’nın ise yine aynı kurumla özdeşleşmiş bir çalışan olarak orda bulunuyor olması sebebi ile de tüm bu süreçlerde yanlı ve taraflı olduğunu, bu haksız rekabet karşısında da tarafsız bir duruş sergilemediğini daha önceden de söylemiştik. Çok ciddi bir şekilde adadaki yükseköğretim kurumlarının geneli de bu rahatsızlığı hissediyor” diye konuştu.
“Çetinkayalı olmamız sebebiyle de görüşmeleri başlattık”
Kıbrıs insanının farklı bir duruşu olduğunu belirten Akpınar, “İnsanımız ben benim der ve her zaman kendinin güçlü olduğunu düşünür. Hiçbir zaman bir birey bir başka bireyle birliktelik, ortaklık veyahut işbirliği yapabilme gibi bir yeterlilik ortaya koymamaktadır. Bırakın kurum ve kuruluşları kişiler bile bir ortaklık oluştursalar o ortaklığı bir şekilde sürdürememektedirler. Öyle bir dünya ve öyle bir süreç içerisindeyiz ki kurum, birey veya kuruluşlar mutlaka bir bütünsellik çerçevesinde hareket etmeliler. Bu bağlamda da spor ve futbol düzeyinde adanın ilk ve efsanevi futbol takımı olan kulübümüzün bu denli zor durumda olduğunu gördükten sonra ve üniversitenin üst düzey yöneticileri ve şahsımın da Çetinkayalı olmamız sebebiyle hem Çetinkaya Spor Kulübü’ne gerekli kurumsal yapıyı oluşturmak için, hem de o ruhu ve vizyonu olması gereken şekle getirebilmek için böyle bir görüşme dizisi başlattık. Çetinkaya Spor Kulübü de bu süreç içerisinde oldukça yakın davrandı ve bu birlikteliğe başlama kararı aldık. Bildiğiniz gibi geçtiğimiz gün de GAÜ-Çetinkaya olarak 10 yıl süreyle bu sorumluluğu üstlendik” dedi.
“Yeni kişiler sisteme dâhil olmalıdır”
Siyasete girme arzusu konusunda da değerlendirmelerde bulunan Akpınar, şunları söyledi; “Siyaset yapmak çok farklı bir duruş gerektirmektedir. Dikkat ederseniz ülkemizde doğduğumuz günden beri siyasetteki bireylerin isimleri, duruşları ve yapıları hiç değişmiyor. Aynı insanlar da bu süreçte muhakkak ki kendi beklentileri çerçevesinde toplumsal beklentilere karşı zayıf düşmektedirler. Gördüğümüz şu ki siyasetteki birçok temsilcimiz, olması gereken düzeyde ve görev üstlenme noktasında bazı boşluklar bırakıyorlar. Kendimizi ele aldığımızda ise, Girne Amerikan Üniversitesi ve birçok kuruma da çok ciddi zorluklar yaşıyoruz. Aslında bu küçücük ülkeyi, çok çok ileri noktalara taşıyabilecek her türlü imkâna sahip olmamıza rağmen bu süreci doğru bir şekilde yönetemiyoruz. Toplumsal düzeyde ve uluslararası alanda ülkemizin saygınlığının artmasında elimden geleni yaptığımı düşünerek belki daha ileri bir şeyler yapabilirim noktasında siyasete atılma yönünde bir düşünce ortaya koydum. Birçok kesimler tarafından kabul ve takdir gördüm. Aynı zamanda birçok yakın dostlarım tarafından da ‘siyasette ne işin var, siyasetle kendini kirleteceksin’ gibi çok ciddi şekilde eleştirel yaklaşımlar da aldım. Ama birilerinin bir şey yapması gerektiğine inanıyorum ki sadece ben değil bu ülkede duruşlarını olması gerektiği gibi en güzel şekilde ortaya koymuş yeni kişilerin muhakkak sisteme dâhil olması gerektiğini düşünüyorum.”
“Hükümet yükseköğrenimin önünü açmalı”
GAÜ Kurucu Rektörü ve Yöneticiler Kurulu Başkanı Serhat Akpınar, sözlerine şu şekilde son verdi; “Adadaki yükseköğretim potansiyeli, adanın sosyal, kültürel ve ekonomik, kısacası her alanındaki gelişme süreci dolayısı ile bugün en önemli sektör konumunda, fakat geçtiğimiz hükümetler düzeyinde bazı konularda boşlukların bırakıldığını görüyoruz. Bunların başında gelen toplu taşımacılık sıkıntısıdır ki üniversiteler öğrenci taşımacılığı yapıyorlar ve öğrenci taşımacılığı konusunda üniversitelerin bu hakları sınırlandırılmaya çalışılıyor. GAÜ’nün 9 tane otobüsü 1 yıldan beridir gümrükte duruyor çıkartamıyoruz. En sonunda o araçları satışa çıkararak başkalarına vermeye çalıştırlar. Yeni hükümetimizin adadaki yükseköğretimin önünü açması gerektiğini düşünüyorum. Sadece ulaşımda da değil, daha birçok alanda üniversitelerin önü açılmalıdır. Yeni hükümetimizin daha büyük bir hassasiyetle bu sürece bakmasını ve üniversiteleri sahiplenmesi gerektiğini düşünüyorum.”
Kaynak: Yeni Bakış
İlginizi Çekebilir