ZÜBÜK

“Zübük” veyahut “Günün Adamı”  namlı politikacıların birinci dikkati çeken özelliği “efendi gibi görünüp ağızlarının iyi laf yapmasıdır. Öyle güzel, efendi ve ikna edici konuşurlar ki sanırsınız karşınızda melek var.  Bu sözde efendiler,  madalyonunun  arka tarafını çevirirseniz orada, “yalan, riya, büyüğünü, parti başkanını çekememe, tehtit etme, hiyerarşi tanımama gibi çizgilerle bezenmiş  bir yüz ile karşılaşırsınız. Bu kadar olsa yine belki amenna. Esas ahlaksızlığı ise, “iş adamlarından rüşvet almak, komisyonculuk, belgede sahtecilik ve akademik ünvan başta olmak üzere çeşitli ünvanlar  peşinde koşarken yaparlar. . Herkesin hesap vereceği bir gün gelecek tabii. Bunun yeri sandıkta değil,  yargıda olmalı, olacak.

“Zübük veyahut Günün Adamı” politikacı tipinin bir zaafı da cinselliktir. Aile sahipi olsun olmasın bu tip politikacılarda hovardalık ve özellikle memleket dışında, Türk Dünyasın da  vur patlasın çal oynasın alemlerine dalmak, sapkınlık derecesinde dağıtmak.. Bunun hesabının sorulacak yeri ise yargı değil, ilahi adalet, Allah katı. Bana bir büyüğüm derdi ki “ keşke fazla bilmeseydim. Bir kurt gibi birçok bildiklerim içimi kemiriyor.” Bir gün gelecek,  her şey ortaya çıkacak. O zaman aile dramının yanında ahlak dramı da yaşanacak. Kraldan çok kralcı geçinen bazı zübük  tiplerin, siyaseti kullanarak aldıkları ve yaptıkları mutlaka burunlarından fitil fitil gelecek.

Zübük siyasetçi tipinin en büyük ahbabı, kendisi gibi ahlak tanımaz yalaka, sahte dostlarıdır. Onlarla girişilen ticari ortak işlerde alınan rüşvet, komisyon veya bağış altındaki paralar, aslında bir ruhun satın alınmasıdır. Yani bunlar ruhlarını satarlar aslında. Servetlerindeki büyük artışları ise açıklayamazlar. Zübüklerin gerçekte hiç dostu yoktur. Onu dostu zannedenler hep yanılırlar. Çünkü bir kalemde satmak da bunların genetiğinde, kanında vardır.

Elbette belgeli konuşulacak günler yakında  gelecek.  İşte biz o zaman: “Ey Zübük !Sana değil, adalete oy veriyoruz” diyeceğiz