Onlarca ülkenin liderleri ve üst düzey yetkilileri Mısır'ın başkenti Kahire'de, Orta Doğu'da daha geniş çaplı bir çatışmaya dair artan endişeler devam ederken, İsrail-Hamas çatışmasını "yatıştırmanın" yollarını tartışmak için Mısır'ın başkentinde bir araya geldi.
Onlarca ülkenin liderleri ve üst düzey yetkilileri Mısır'ın başkenti Kahire'de, Orta Doğu'da daha geniş çaplı bir çatışmaya dair artan endişeler devam ederken, İsrail-Hamas çatışmasını "yatıştırmanın" yollarını tartışmak için Mısır'ın başkentinde bir araya geldi.
Türkiye'yi Dışileri Bakanı Hakan Fidan'ın temsil ettiği Kahire Barış Zirvesi'ndeki diğer katılımcıların isimleri ise şu şekilde;
Mısır Cumhurbaşkanı Abdel Fattah al-Sisi, Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, Ürdün Kralı Abdullah, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) Devlet Başkanı Şeyh Muhammed bin Zayed, Bahreyn Kralı Hamad bin İsa El Halife, Katar Emiri Şeyh Tamim bin Hamad al-Thani, Kuveyt Veliaht Prensi Şeyh Meşal el-Ahmed el-Sabah, Irak Başbakanı Muhammed Şii el-Sudani ve İtalya Başbakanı Giorgia Meloni.
İspanya Başbakanı Pedro Sanchez, Yunanistan Başbakanı Kyriakos Miçotakis, Güney Kıbrıs lideri Nikos Christodoulides, Güney Afrika Cumhurbaşkanı Cyril Ramaphosa, Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock, Fransa Dışişleri Bakanı Catherine Colonna, Japonya Dışişleri Bakanı Yoko Kamikawa, İngiltere Dışişleri Bakanı James Cleverly, Norveç Dışişleri Bakanı Espen Barth Eide, Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Mikhail Bogdanov, Çin'in Orta Doğu konularından sorumlu elçisi Zhai Jun, Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres Avrupa Konseyi Başkanı Charles Michel, Avrupa Birliği Dış Politika Şefi Josep Borrell ve ABD'nin Mısır Maslahatgüzarı Beth Jones.
AÇILIŞ KONUŞMASINI SİSİ YAPTI
Mısır Cumhurbaşkanı Abdülfettah el-Sisi, yaptığı açılış konusmasında, Gazze Şeridi'ndeki insani felaketi sona erdirecek ve İsrail ile Filistinliler arasında barışa giden yolu yeniden canlandıracak bir yol haritası üzerinde anlaşmaya davet etti. Sisi, yol haritasının hedefleri arasında Gazze'ye yardım ulaştırılması, ateşkes sağlanması ve ardından iki devletli çözüme giden müzakerelerin yer aldığını söyledi.
ABBAS: TOPRAKLARIMIZDA KALACAĞIZ
Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas da zirveye katıldı ve Gazze'nin insani yardım koridorlarının açılmasını istedi. Abbas, Filistin halkını Gazze Şeridi, Kudüs ya da başka bir yerde yerinden etme girişimlerine karşı İsrail'i uyardı. Abbas, "İsrail ayrım gözetmeksizin Gazze Şeridi'ndeki binlerce sivili, hastaneleri, okulları ve barınma merkezlerini hedef almaktadır. Yerimizden edilmeyi kabul etmeyeceğiz. Zorluklara rağmen topraklarımızda kalacağız." dedi.
İsrail hükümetinin "ateşkes çağrılarını duymadığını" söyleyen Filistin Devlet Başkanı "Her iki tarafta da sivillerin öldürülmesini kınıypr ve tüm tutukluların derhal serbest bırakılmasını talep ediyoruz." ifadelerini kullandı.
Ürdün Kralı Abdullah zirvede yaptığı konuşmada "Tüm sivillerin yaşamı önemlidir. Biz konuşurken Gazze'de devam eden amansız bombardıman her açıdan zalimce ve vicdansızcadır. Kuşatılmış ve çaresiz bir halkın toplu olarak cezalandırılmasıdır. Uluslararası hukukun açık bir ihlalidir. Bu bir savaş suçudur. Başka bir yerde olsa, sivil altyapıya saldırmak ve bütün bir nüfusu gıda, su, elektrik ve temel ihtiyaç maddelerinden kasten mahrum bırakmak kınanırdı. Hesap verilebilirlik uygulanırdı... ama Gazze'de değil" ifadelerini kullandı.
BAKAN FİDAN: YENİ BİR GARANTİ MEKANİZMASI HAYATA GEÇİRİLMELİ
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, İsrail'in 2 milyon insanı, insan yaşamına uygun olmayan bir bölgede açık hava hapishanesinde tuttuğunu belirterek, "Filistinlilerin acılarının devam etmesine asla izin vermeyeceğiz." dedi.
Fidan, İsrail'in 2 milyon insanı, insan yaşamına uygun olmayan bir bölgede açık hava hapishanesinde tuttuğunu ve bunu terörizme karşı savunma olarak adlandırdığını dile getirerek, "Filistinlilerin acılarının devam etmesine asla izin vermeyeceğiz. Ne Filistinliler için ne de hiç kimse için bu tarz suçlara göz yummayacağız. Eğer bu devam edecek olursa coğrafi bir tırmanışla tüm küresel istikrarı ve barışı tehdit edecektir." ifadesini kullandı.
"Yeni bir garanti mekanizması tasarlanıp hayata geçirilmelidir. Tarafların adil bir barış için attığı adımların garanti edilmesi gerekmektedir." diyen Fidan, Türkiye'nin bu konsept için adım atmaya, adil ve güvenli bir gelecek için üstüne düşeni yapmaya hazır olduğunu kaydetti.
"Topluca cezalandırmanın, insan haklarına, insan hayatına karşı gerçekleştirilen bu saldırıların hiçbir bahanesi olamaz. Tereddütsüz olarak sivillerin hayatını kaybetmesini kınıyoruz. Uluslararası toplum, davranışlarının ve verdiği mesajların ne kadar kritik olduğunun farkında olmalıdır. İsrail'e geçici sözde bir galibiyetin tarih sürecinde uzun vadeli bir barışa yol açmadığını geçmişte olduğu gibi şimdi de gerçekleşmeyeceğini anlamalıdır. Kendisine gerçekleştirilen saldırıları, Filistinlilere yönelik korkunç bir öfke ortaya koymak için açık çek olarak görmemelidir. Hastanelere, sivillere yönelik saldırılar derhal durdurulmalıdır.
İki devletli bir çözümle sonuçlanacak müzakerelerin ve sürecin derhal yeniden canlandırılmasını istiyoruz. 1967 sınırlarında başkenti Doğu Kudüs olan egemen bağımsız ve coğrafya bütünlüğü olan bir Filistin sadece barış için haiz değildir. Bu hem bölgesel hem de uluslararası istikrar için şarttır. Tabii ki bunlar yeterli değil. Anlaşmanın ötesine geçmemiz ve bu vizyon için somut adımlar atmamız gerekiyor. Mısır'a zamanında yapılmış bu zirveye ev sahipliği yaptığı için teşekkürlerimizi sunmak istiyorum."
Yorum Yazın