Annan Planı’nda kurucu devletlerin antlaşma yapma yetkileri kültürel ve ticari alanlarda sınırlı iken; geçtiğimiz gün iki lider arasında varılan yeni mutabakata göre kapsam genişletildi. Buna göre Kurucu devlet, tüm konularda hem devletler, hem devletlerin alt birimleri hem de uluslararası örgütlerle antlaşma yapma yetkisine sahip olacak…
Federal Dışişleri Bakanlığı’na sadece bilgi vermekle yükümlü olacak Kurucu Devletlerin anlaşma yapmaya yetkili olduğu konular arasında kültürel; turizm, ekonomik yatırım, mali destek konuları bulunurken, çözüm sonrasında dahi Kıbrıs Türk Kurucu Devlet ile Türkiye’nin anlaşma yapabilmesi olanaklı kılınıyor.
Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ve Kıbrıs Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastaisadis, geçtiğimiz hafta olası Federal Kıbrıs’ta “kurucu devletlerin uluslararası anlaşma yapma yetkisiyle ilgili bölümü hemen hemen tamamladıklarını açıklamışlardı.
Annan Planı’nda kurucu devletlerin antlaşma yapma yetkileri kültürel ve ticari alanlarda sınırlı iken; yeni mutabakata göre kapsam genişletildi ve geliştirilmeye açık bırakıldı.
Kurucu devlet Federal Dışişleri Bakanlığı’nı sadece bilgilendirerek yetkileri dahilindeki tüm konularda hem devletler, hem devletlerin alt birimleri hem de uluslararası örgütlerle antlaşma yapma yetkisine sahip olacak.
Dış ilişkilerle ilgili varılan anlaşma ve Federal yapılarda kurucu devletlerin kendi yetki alanlarına giren belli konularda uluslararası anlaşma yapma yetkisi ile ilgili mutabakatlar şunlar;
1. Kurucu devletler kendi yetki alanları kapsamındaki konularda yabancı devletler ve uluslararası örgütlerle antlaşma yapma hakkına sahiptirler.
2. Bu alanlar; sanat, eğitim, spor da dahil olmak üzere kültürel; turizm, ekonomik yatırım, mali destek dahil olmak üzere ticari konuları kapsar.
3. Kurucu Devletler yetki alanlarına giren tüm konularda yabancı devletler, ayrıca onların alt birimleri ve uluslararası örgütlerle anlayış mutabakatı ve benzeri anlaşmalar yapma hakkına sahiptirler.
4. Kurucu devletler, federal hükümete bilgi verir. Federal hükümet bazı özel durumlarda kurucu devletlerin anlaşma yapmasına karşı çıkabilir. Örneğin,
a) Antlaşmanın birleşik federal Kıbrıs’ın tanımadığı yabancı bir devletle yapılmak istenmesi durumunda.
b) Birleşik federal Kıbrıs’ın dış politikasına aykırı durumlar söz konusu olması halinde.
c) Birleşik federal Kıbrıs’ın düzenli bir diplomatik ilişkisi olmayan ülkelerle anlaşma yapılmak istenmesi durumunda.
5. Kurucu Devletlerin taraf olduğu antlaşmalar kurucu devletlerin iç prosedürlerine uygun olarak tamamlandıktan sonra, antlaşmayı yapan kurucu devlet başkanının imzası ile yürürlüğe girer.
6. Diğer taraftan, federal hükümetin yaptığı anlaşmalarda kurucu devletleri etkileyecek önemli bir husus var ise, kurucu devletler anlaşma hazırlanma sürecinde federal yönetim tarafından bilgilendirilirler ve görüşlerine başvurulur.
7. Federal hükümetin yapacağı anlaşmalarda, kurucu devletleri öncelikle etkileyecek niteliklerdeki anlaşmalar, kurucu devletlerin de eşit şekilde yer alacağı Dış İlişkiler Ortak Komitesi’nin onayı olmaksızın sonuçlandırılamayacak.
8. Kurucu devletler uluslararası antlaşma yaparken, anlaşma yapacakları tarafla doğrudan muhatap olurlar.
9. Kurucu devletler, uluslararası antlaşma yaparken, anlaşma yapacakları tarafla doğrudan muhatap olurlarken, süreci, Federal Dışişleri Bakanlığı’na konu ile ilgili bilgi vererek yürütürler.
10. Kurucu devletler, yabancı devletler ve uluslararası örgütlerle antlaşma yaparken, eğer ihtiyaç duyarlarsa, Federal Dışişleri Bakanlığı’nın da devrede olmasını kendileri isteyebilirler.
ANNAN PLANI’NDAN DAHA İLERDE OLAN HUSUSLAR
Annan Planı’nda kurucu devletlerin antlaşma yapma yetkileri kültürel ve ticari alanlarda sınırlı iken; yeni mutabakata göre kapsam genişletildi ve geliştirilmeye açık bırakıldı.
Annan Planı ile kıyaslandığında yeni mutabakatlardaki farklar şöyle;
1. Annan Planı’nda kurucu devletlerin antlaşma yapma yetkileri kültürel ve ticari alanlarda sınırlandırılmıştı. Bu kültürel ve ticari alanların ne olduğu somut bir biçimde yazılmış ve bunlar dışında kalan konularda o kapsama girse dahi, kurucu devletlere antlaşma yapma hakkı tanınmamıştı. Oysa şimdi, o kapsam genişletildi ve geliştirilmeye açık bırakıldı.
2. Annan Planı’nda kurucu devletlerin uluslararası örgütlerle anlaşma yapması hiçbir şekilde söz konusu değildi. Kurucu devletler sadece devletler ve devletlerin alt birimleri ile sınırlandırılmış alanlarda antlaşma yapabiliyordu. Şimdi bu alan genişledi ve uluslararası örgütler de devletler ve devletlerin alt birimlerine ek olarak ilave edildi.
3. Annan Planı’nda yabancı devletlerle antlaşma için mutlaka Federal Dışişleri Bakanlığı’nın aracılığı ile hareket edebilirdi. Şimdi ise kurucu devlet Federal Dışişleri Bakanlığı’nı sadece bilgilendirerek yetkileri dahilindeki tüm konularda hem devletler, hem devletlerin alt birimleri hem de uluslararası örgütlerle antlaşma yapma yetkisine sahip.
Yorum Yazın