Çalışma hayatı içerisinde yer alan Kamu ve Özel sektör çalışanları yanında toplumun diğer bir parçasını oluşturan emekli ve diğer kesimlerin ortak gaylesi ve gündemi, mevcut hayat standartlarını geriye götürmeden muhafaza etmek ve geçim standardını ileriye taşıyabilme çabası olduğu belirtilen açıklamada , özellikle emeği karşılığında orta ve alt düzeyde gelir elde eden vatandaşların seçimler üzerine ayırdığı zaman diliminin de bu paralelde azaldığını belirtildi.
2017 yılı içerisinde reel ekonomik göstergeler ve gerçekçi veriler kullanılmadan Şubat ve Temmuz aylarında belirlenmiş olan ‘’ Asgari Ücret’’in, bunun yanında kamu sektörü çalışanlarına uygulanmış olan artışların, gerçekte hayat pahalılığına ve refahına çare olamayacağı, özellikle sene sonuna kadarki süreçte bu rakam ve atışların dövizdeki yükselişle birlikte komik hale geleceği uyarısını önceki aylarda yaptığını hatırlatan ÖCAL, mevcut Asgari Ücret ve açıklanan hayat pahalılıkları ile ülke genelindeki gelir dağılım adaletsizliği pekiştirilmektedir dedi.
Asgari Ücretin 2.020 TL olduğunu Şubat 2017’de 532,58 Euro alınabilir iken
Temmuz ayında belirlenen ve halen yürürlükteki Asgari Ücretle 477,65 Euro alınabildiğini,
bunun ise kullandığımız Türk Lirasının Euro karşısındaki değer kaybını ortaya koyduğunu belirtti.
ÖCAL, 2017 yılının Şubat ve Aralık ayları arasında Dövizdeki yükseliş USD’de .% 8 , STG’de .%15 ve EURO’da .% 20 olduğunu belirtti ve dövizdeki bu yükselişin özellikle ülkede emeği karşılığında çalışan aylıkçı ve ücretlinin alım gücünü direkt olarak düşürdüğünü, düşen alım gücü ise yaşam kalitesini aşağıya çekmektedir dedi.
Bunlara ilave D.P.Ö. tarafından Kasım 2017 ayında yayımlanan ve Ekim 2017 ayını kapsayan Tüketici Fiyatları Endeksi ‘’ Ana Mal ve Hizmet Guruplarında Meydana Gelen Değişim Oran Tablosunda ‘’ bir önceki yılın ayni ayına göre . % 24,47 ‘ lik artışın Konut, Su, Elektrik, Gaz, ve Diğer Yakıtları kapsadığı, ikinci sırayı ise .% 21,92 artışla Eğitim sektörünün geldiği açıklanmıştır. Devletin resmi makamı tarafından açıklanmış sonuç rapor ve tablolarından da çok açık ve net bir şekilde görünenin, geçmiş yıla göre en çok fiyatı yükselen mal ve hizmet guruplarının zaruri mal ve hizmetler gurubu üzerine olduğunun altı çizildi.
Öcal, ekonomik hayatın düzenlenmesi noktasındaki yetki ve sorumluluğun Hükümetlere ait olduğu gerçeğinden hareketle Hükümet edenleri, ekonomik hayatı sekteye uğratmaya yönelik olumsuz gelişmeler karşısında alması gerekli tedbir ve kullanılması gerekli enstrümanları kullanmaya davet etti.
Yorum Yazın